Gazze Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırılarında ölen Filistinlilerin isim, yaş, cinsiyet ve kimlik numaralarını içeren bir liste yayınlayarak şu ana kadar savaşta katledilen Filistinlilerin %80’inden fazlasını kapsayan toplam 34.344 Filistinlinin kimliğini tespit etti.
The Guardian, bu listeyi kullanarak en yaşlı kurban olan 101 yaşındaki Ahmed el-Tahrawi ve yalnızca iki saat yaşayan Waad Walid Samir el-Sabah’ın ailelerini buldu.
101 YAŞINDA ŞEHİT OLDU
Ahmed el-Tahrawi, 1922’de o periyot İngiliz mandası altındaki Filistin’de al-Masmiyya köyünde doğdu. 1948’de İsrail Devleti’nin kurulmasının akabinde gerçekleşen Nekbe (Felaket) sırasında ailesiyle birlikte köyünden kaçmak zorunda kaldı.
O yıl 26 yaşındaydı ve iki oğlu vardı; lakin oğulları bu seyahatte hayatını kaybetti. Tahrawi ve eşi, Gazze’deki Bureyc mülteci kampında hayatlarını yine inşa etti.
Hayatı boyunca terzi olarak çalıştı, küçük bir dükkan açtı ve geniş bir aile kurdu. Tahrawi, torunlarının torunlarını görecek kadar uzun yaşadı. Son anlarına kadar zihinsel ve fizikî olarak faaldi.
Saldırıların başında, konutunun çatısı inançlı olmadığı için kızının beton çatılı konutuna taşındı. Fakat, 23 Ekim’de o mesken de bombalandı.
Tahrawi, iç kanama nedeniyle hastaneye kaldırıldı, lakin hastanelerin dolu ve tıbbi ekipmanın yetersiz olması nedeniyle bir hafta sonra hayatını kaybetti.
SADECE İKİ SAAT YAŞADI
Waad, doğmadan evvel annesi Salam el-Sabah, 15 Şubat’ta bir İsrail hava akınında meskenlerinin yıkılması sonucu enkaz altında kaldı.
Hamileliğinin dokuzuncu ayında olan Salam, enkazdan çıkarıldıktan sonra hastaneye yetiştirildi, fakat kurtarılamadı.
Doktorlar acil sezaryenle bebeği aldı ve Waad ağır bakıma alındı, lakin yalnızca iki saat yaşayabildi.
Waad ve annesi tıpkı kefene sarılarak, annesinin 11 yaşındaki oğlu Asid’in yanına defnedildi.
Aile, hücumların başında kuzeydeki konutlarından kaçmak zorunda kalmış, aylarca akraba konutlarında ve sığınaklarda kalmıştı. Fakat konutlarının bulunduğu alandaki İsrail güçlerinin çekilmesinin akabinde, hasarlı olmasına karşın meskenlerine dönmeye karar verdiler. Lakin İsrail’in ikaz yapmadan gerçekleştirdiği hücum sonucunda, bu karar onlara hayatlarına mal oldu.